Parkinson ve hareket bozukluklarının tedavisinde kullanılan beyin pillerinin yeni teknolojiyle birlikte hem hasta hem doktor için daha faydalı bir hal aldığına dikkat çeken Parkinson Hastalığı ve Hareket Bozuklukları Merkezi (PARMER), Beyin ve Hudut Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Ali Zırh, kıymetli bilgiler paylaştı.
Beyin pillerinin basitçe beynin içerisine yerleştirilen iki ince elektrot olduğunu anlatan Op. Dr. Ali Zırh, “Göğüste kalp pili üzere köprücük kemiği altına koyduğumuz ve dışardan bilgisayar ile programlayarak elektrik akımının gücünü değiştirebildiğimiz pil aygıtı ve onları birbirine bağlayan 2 adet uzatma kablosundan oluşan bir sistem. Beynin içerisinde kendini emniyette hissedecek hiçbir nöron yok. Beynin her bölgesine ulaşabilmemiz oraya elektrik akımı verebilmemiz mümkün. Bizim faydalı olabildiğimiz bölgelerde bilhassa hareket bozukluklarının tedavisinde beyin pilini yaygın olarak kullanıyoruz. Başta Parkinson hastalığı geliyor” diye konuştu.
“DİSTONİ’DE PİLLERİN ÖMRÜ 2-3 YILA KADAR İNEBİLİYORDU”
Beyin pilinin yüksek doz ilacın tesirini taklit ettiğini belirten Op. Dr. Ali Zırh, gelişen son teknolojinin beyin pilleri üzerindeki tesirini şu sözlerle anlattı:
“Bu yol sayesinde yüksek doz ilaç almanın iyiliğini hastalarımıza kazandırabiliyoruz. Beyin pilleri evvelden şarj edilemiyordu, bir batarya ömürleri vardı. Parkinson hastalarında bu mühlet verilen elektrik akımına endeksli olarak ortalama 4 ila 6 yıl civarındaydı. Bu müddetin sonunda ise pilin değiştirilmesi gerekiyordu. Distoni ismini verdiğimiz çok beden kasılmalarıyla giden bir öteki rahatsızlıkta daha yüksek doz elektrik akımı vermek zorunda olduğumuz için pillerin ömrü 2-3 yıla kadar inebiliyordu. Günümüzde ise dışarıdan şarj edilebilen teknoloji ile çağdaş bir beyin pilinin verebileceği tedavinin değerli özelliklerine kavuşuldu. Hasebiyle son vakitlerde artık dışarıdan şarj edilebilen beyin pillerini takıyoruz. Bu piller, ortalama 25 yıla kadar ömrü olduğu sav edilen, hastanın gereksinimi ve tercihine nazaran haftada ya da 2 haftada bir şarj edilmesi gereken aygıtlar. Artık hastaların pillerini değiştirmeye gereksinimleri da olmuyor.”
HASTA BEYİN PİLİNİ NASIL ŞARJ EDİYOR?
Pil aygıtının telemetrik olarak (bugün cep telefonlarının kablosuz şarj edilmesi gibi) şarj etme yeteneği olan bir yakalığa bağlı olduğunu anlatan Op. Dr. Ali Zırh, şarj etme metodu hakkında ise şu bilgileri paylaştı:
“Bu sistemde basitçe pili şarj edecek yakalığa uyarlanan bir şarj aygıtı var. O aygıt prizde şarj ediliyor. Sonrasında hasta bu yakalığı boynuna takıyor. Şarj mühletine nazaran de pilin tekrar şarj vakitleri ayarlanıyor. Hasta elindeki denetim aygıtından şarj durumunu görebiliyor. Gereksinimi olduğunu anladığı anda şarj ediyor. Hasta o aygıtı pilinin üzerine koyduğunda, otomatik olarak aygıt hastanın pilini şarj ediyor. Böylelikle pil değişimine muhtaçlık olmuyor. Ülkü bir beyin pilinin MR uyumlu olması, beyne verilen elektrik akımını deniz fenerinin ışığını yönlendirmesi üzere bizim istediğimiz tarafa yönlendirebilme özelliği olması gerekiyor. Dışarıdan da şarj edilmesi gerekiyor.”
“ŞARJ EDİLEBİLİR BEYİN PİLİ ÇOK RAHAT”
4 yıldır Parkinson hastalığıyla uğraş eden, Azerbaycan’dan tedavi için gelen ve beyin pili programlama sürecinde görülen Babakisi Aghayev, “Titremelerim çok şiddetliydi ve hiçbir halde durmuyordu. Ameliyatın çok yararını gördüm. Titremelerim azaldı, uykum var artık, rahat bir biçimde uyuyorum. Rahat bir formda geziyorum, konuşuyorum. Evvelce hiç konuşamıyordum. Şarj edilebilir beyin pili ise çok rahat. Telefon şarj eder üzere. Ameliyatın bu kadar yararlı olacağını bilseydim daha evvel ameliyat olurdum” dedi.
Cumhuriyet
