Öztrak, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında özetle şunları lisana getirdi:

– Hak gaspı: Toplumsal medyada da insanların niyetini özgürce söz etme hakkı gasp edilecek. Bu yapılanın ismi despotizmdir. Saray rejimi yazılı ve görsel medyanın neredeyse tamamını, şahsi propaganda aletine dönüştürdü. Bir avuç özgür basın kuruluşunu da duyuru kesme, yayın durdurma cezalarıyla hizaya getirmeye uğraşıyor. Bunların yetmediği yerde gazetecileri zindanlar bekliyor.

– Unutturmak istiyorlar: Saray ve Saray’ın bekçisi, toplumsal medyaya yasak ve sansür getirerek kimi şeyleri unutturmak istiyor. Unutturmak istedikleri 18 yılın birikmiş kiri, pisliği, cürufudur. 17-25 Aralık yolsuzluk skandalını, 15 Temmuz darbe teşebbüsünü ve 20 Temmuz sivil darbesini, Suruç ve Gar katliamlarını, OHAL kuralları altında yapılan referandumu ve seçimlerde gasp edilen millet iradesini, tarikat yurtlarındaki çocuk tacizlerini, bayanlara şiddeti, iş cinayetlerini, Çorlu tren kazasını unutturmak istiyorlar.

– Saray ne yaparsa yapsın: Saray ne yaparsa yapsın; milletimiz; FETÖ için “Dön artık memleketine bitsin bu hasret” diye salya sümük ağlayanları, 15 Temmuz şehitleri için toplanan paraya çökmeye kalkanları, “Kemalistlerle FETÖ’cüleri birbirine kırdırdık” diyen parti yöneticilerini unutmaz! Aziz şehitlerimize “kelle”, terörist başına “sayın” diyenleri PKK ile Oslo’da masaya oturanları, Habur’da kurulan çadır duruşmalarını, dolmabahçe’deki “açılım” görüşmelerini unutmaz!

– Delegenin iradesi tecelli etti: (Canan Kaftancıoğlu’nun kurultayda liste hazırladığının anımsatılması üzerine) Delegemizin iradesi tecelli etmiştir. Bu kurultay çerçevesinde geçmişi tartışmak yerine ileriye bakmanın vaktidir. Bir tane liste var, o da Genel Liderimizin takdiri içinde, tüzüğümüze nazaran verdiği liste.

– Kaybedecek vakit yok: (Muharrem İnce’nin parti kuracağı iddiaları) Bu kurultayımız CHP’nin iktidara yürüyüş kurultayıdır. Bu çeşit üretilen haberlerle, CHP’nin, vekilerinin, yöneticilerinin, delege ve üyelerinin kaybedecek vakti yoktur.

– Erbaş o koltuktan kalkmalı: (Ali Erbaş’ın fetret açıklamasının anımsatılması üzerine) Daha evvel de Atatürk periyodunu lanetlemişti. Fetret dönemi iki peygamber yahut iki padişah ortasında boş kalan devir demek. Fetret devri diyerek neyi kastediyor? O koltuk Rıfat Börekçi’nin koltuğudur. Dürrizade rolü oynamaya devam edecekse o koltuktan kalkmalıdır.

Cumhuriyet