Hürriyet gazetesi muharriri Abdulkadir Selvi, 14 Mayıs tarihli yazısında ‘Sedat Peker’i kim kullanıyor’ sorusunu yöneltmişti.

HaberTürk müellifi Fatih Altaylı, ‘Kim kime duma duma’ başlığıyla yayımanan yazısında Selvi’nin yazısına atfen “Biz Peker’in vefat tehditlerini sineye çekmeyip, hakkımızı mahkemelerde ararken bugün Sedat Peker’e sallayanlar için o “Ünlü işadamı Sedat Bey” idi. Artık amiral kayığının iktidara ziyadesiyle yakın olduğunu her fırsatta vurgulayan muharrirleri soruyor, “Sedat Peker’i kim kullanıyor?” diye” tabirlerini kullandı.

Altaylı’nın yazısının ilgili kısmı şöyle:

“VALLAHİ YAKIN VAKTE KADAR SİZİNKİLER KULLANIYORDU”

Niçin Sedat Peker’le ilgili bir şey yazmıyorsun? Ne yazayım kardeşim, izliyorum, dinliyorum. Biz vakti vaktinde bu köşede Sedat Peker ve benzerleri ile ilgili çok şey yazdık. Biz Peker’in mevt tehditlerini sineye çekmeyip, hakkımızı mahkemelerde ararken bugün Sedat Peker’e sallayanlar için o “Ünlü işadamı Sedat Bey” idi. İktidar partisi lehine mitingler düzenliyordu Rize’de. İktidar aksisi olan kim varsa da alayını tehdit ediyordu kan banyoları ile. Adliye koridorlarında karşılıklı davamızı beklerken ben bir köşede ayakta dikiliyordum. Sedat Peker ise yanında onlarca adamı ile imza dağıtıyordu adalet dağıtılması beklenen yerde.

Artık amiral kayığının iktidara ziyadesiyle yakın olduğunu her fırsatta vurgulayan müellifleri soruyor, “Sedat Peker’i kim kullanıyor?” diye. Vallahi yakın vakte kadar sizinkiler kullanıyordu. Siz de “Sedat Bey” diyordunuz.

“DÜN İKTİDARIN EN HAS ADAMI SEDAT PEKER İDİ, ARTIK İKTİDARA SÖVÜYOR”

Artık kim kullanıyor bilemem. Dediğiniz üzere Arap emirlikleri de olabilir, FETÖ’cülükten içeri atılan işadamları da olabilir, herkes olabilir. Zira bunlar kullanışlıdır. Bunları bugün kullananlar görmez mi ki, dün kullananların aleyhine dönenler, yarın da bugün kullananların aleyhine döneceklerdir. Gerçek olan bunları uzak tutmaktır, olmaları gereken yerde tutmaktır. Bakın görmüyor musunuz, dün iktidarın en has adamı Sedat Peker idi, artık iktidara sövüyor. Tıpkı günlerde iktidara sövüp, başbakanları tehdit edeni ise bugün iktidarı savunuyor. Yarın ne olacağını bu yüzden kimse bilemez.

Bu türlü bir rezalette en iyisi hiç ortaya girmemektir. Zira ortalarındaki sıkıntıyı bilmemizin imkanı yoktur. Bildiğimiz ise şudur. Güçlü iktidarlar periyodunda bu üzere organize hata örgütleri sinerler. İktidar zayıfladıkça hortlarlar. AK Parti iktidarının birinci yıllarına bakın, bir de bugüne bakın ne demek istediğimi anlarsınız.

Cumhuriyet