İzmir deyince aklınıza ne gelir? Özgürlük! Efil efil esen İmbat rüzgârı, hoş kızları, kordonboyu, müzik, sevinç, cümbüş, antik kentler… Meğer böylesine hoş ve hayat dolu bir kentin tıpkı Antalya üzere, tıpkı Adana üzere ismiyle ünlenmiş bir sinema şenliği olması, sinema sanayisine hayat vermesi gerekmez mi? Prof. Oğuz Makal’ın yıllar evvel kısıtlı imkânlarla deneyip pes ettiği işi sinema muharriri Vecdi Sayar başardı. İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sinema Dairesi ve valiliğin de dayanaklarıyla İzmir, yıllardan sonra birinci sefer, hem de pandemi şartlarında bir memleketler arası sinema ve müzik şenliği yaşadı.

Müzik, sinemanın en değerli öğelerinden biri. İzmir’e de sinema ve müziğin iç içe geçtiği, konserlerin sinema şovları kadar değer verildiği bir şenlik yakıştı. Yarışlı şenliklerin en merak edileni elbette mükafatı kimin kazandığıdır. En iyi sinema mükafatı, 30 bin TL maddi takviyeyle, Reis Çelik’in “Ölü Ekmeği”nin oldu. Ödül gecesine katılan Tunç Soyer, “İzmir’i sinemanın merkezi yapmak istiyoruz. Bunun için işe İzmir Sinema Ofisi’ni açarak başladık. Şenlik de bir başlangıç. İzmir’i yalnızca Türkiye’nin değil, bölgenin en güçlü sinema merkezlerinden biri yapacağız” dedi. Yılların sinemacısı, gazeteci, direktör, üretimci, dostum Reis Çelik de mükafatını alırken “İzmir bize ne vakit bir sinema şenliği yapacak diye beklerken Vecdi Sayar’la başladılar. Sanatı olmayan toplumlar tarihte var olamaz; sanat siyaset üstü bir kavramdır” diyerek katkılarını esirgemeyen bakanlığa ve valiliğe de teşekkür etti.

DİZİ MÜZİKLERİ DE ÖDÜLLENDİRİLDİ

Şenliğin en değerli yanı müziğe verdiği yüktü demiştik. Sinema ödüllerinin yanı sıra müzik mükafatları de ağırlıktaydı ve yalnızca sinema değil, açık kanal ve dijitalde başka farklı olmak üzere dizi müziklerine de mükafatlar verildi. Heyet üyelerinden biri olarak bunun oldukça sıkıntı bir çalışma olduğunu itiraf etmeliyim! Neyse ki bizim heyette Hasret Özdemir, Elçin Yahşi ve heyet lideri Sina Koloğlu üzere TV eleştirmenleri, sinema ve müzik müellifi Cumhur Canbazoğlu ve bestekar Serdar Kalafatoğlu üzere müzisyenler ve gedikli heyet, sinema müellifi Burak Göral vardı da birinci elemeleri yapıp ferdî değerlendirmelerimize yol gösterdiler.

Mimaroğlu sineması de “En İyi Ses Tasarımı ve Heyet Özel Ödülü”nü şenliğin müziğe verdiği kıymet açısından aldı.

Şenliğin memleketler arası bir sinema müziği bestekarı vardı ki kendisini size daha sonra uzun anlatacağım; Polonyalı Antoni Lazarliewivkz, Oscar adayı sinemaların müziklerini yapan genç müzisyen de şenlikte özel bir muvaffakiyet mükafatı aldı.

SİNEMADA KAZANANLAR BİREBİR

Sinema ödüllerinde birinci dışında pek sürpriz yoktu; başka şenliklerde de ödül almış sanatkarlar, muvaffakiyetlerini bir sefer daha kanıtlamış oldu diyelim.

Kapanış gecesinin konseri ise Fransız Kültür’ün katkılarıyla ünlü Fransız piyanist Maxime Zecchini’nin sinema müziklerinden derlediği programı oldu. Yalnızca sol elini kullanarak da piyano çalabilen sanatkarın konseri değişikti; o da uzun pandemi devrinden sonra sahneye çıkmayı özlemişti ki, bir saati aşkın konserini bitirmek istemedi, halbuki bilhassa sanatkarları çoktan ödül heyecanı sarmış ve sonuçları bekliyorlardı!

DOST ACI DA SÖYLER

Bu periyotta pandemi tedbirleriyle bu türlü kapsamlı, uzun bir şenlik yapmak ve şov düzenlemek üzere bir sıkıntı bir işin üstesinden geldikleri için şenlik komitesini kutlamak gerek. Lakin ben şahsen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nın İzmir’de bu türlü bir şenlik yapılırken, kültür sanatla ilgilenen basın ve sanatkarlar şehrindeyken onlara daha fazla vakit ayırmasını beklerdim. Kendisi nedense tıpkı vakte denk gelen gastronomi fuarına sponsor olup Vizitİzmir tanıtımı için İstanbul’da olmayı tercih etmişti. Kapanış merasiminde de on dakika göründü ve kayboldu, herhalde çok kıymetli işleri vardı. Hal böyleyken şenliğin İzmir’e duyurulmasının da kâfi olmadığını İzmirliler söyledi. Haydi medyayı önemsemediniz, afişleri, billboard’ları olsaydı, kentte dolaşıp durdum, hiçbir yerde göremedim. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tanıtım ve medya münasebetlerinde bir külfet var. Ancak asıl dert İzmir’in trafiğinde! Trafik tam bir keşmekeş olmuş, her an tıkalı. 42 dereceyi bulan sıcakta, İzmirliler nedense illa ki özel araçlarını kullanıyor, yollarda bekliyor. İstanbul trafikte çok daha iyi! Kentime koşa koşa döndüm.

ULUSAL SİNEMA SEÇKİSİ…

Ulusal sinema seçkisinde yer alan 11 sinemadan ödül alanlar şöyle oluştu:

• En İyi Ses Tasarımı: Mimaroğlu – Direktör: Serdar Kökçeoğlu.
• En İyi Özgün Sinema Müziği: Ah Gözel İstanbul – Direktör: Zeynep Dadak, bestekar: Fazilet Helvacıoğlu.
• En İyi Erkek Oyuncu Mükafatı: Nasipse Adayız – Ercan Kesal.
• En İyi Bayan Oyuncu Mükafatı: Aşk, Büyü, vs. – Selen Uçar ve Ece Dizdar.
• Heyet Özel Mükafatı: Mimaroğlu – Direktör: Serdar Kökçeoğlu.

TV DİZİ MÜZİKLERİ…

TV dizi müzikleri mükafatları ise şöyle:

• Dijital Kanal En İyi Dizi Müziği: Cenk Erdoğan ve Aria kümesi (Blu TV’nin “Yeşilçam” dizisi jenerik müziği).
• Açık Kanal En İyi Dizi Müziği: Gökhan Kırdar (TRT’nin “Uyanış Büyük Selçuklu” birinci iki kısım jenerik müziği ile).
• Dijital Kanal En İyi Dizi Müziği: Alp Yenier ve Peyk gurubu (Blu TV’nin “Yarım Kalan Aşklar” dizisinden Gel Bunu Çöz).
• Açık Kanal En İyi Dizi Müziği: Aytekin Ataş (Show TV’de yayımlanan “Ramo”dan Gölge Müziği ve FOX TV’de yayımlanan “Sen Çal Kapımı”nın jenerik şarkısı).

Cumhuriyet