İzmir’de kaygı yaratan 4 şiddetindeki iki zelzelenin yankıları sürüyor. Jeofizik Uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’ın akabinde Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Sarsıntı Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir’den de bir açıklama geldi.

Prof. Dr. Sözbilir, meslektaşı Prof. Dr. Ercan’ın tersine, bu iki sarsıntının Sisam’da 30 Ekim 2020 tarihinde meydana gelen 7 büyüklüğündeki zelzelenin artçısı olmadığını bildirdi.

“Başka bir fay üzerinde gelişen sarsıntı, artçı sarsıntı olarak kabul edilemez” diyen Prof. Dr. Sözbilir, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Sisam sarsıntısı sonrası, bölgede 5 binin üzerinde zelzele aktivitesi oldu. Bunun kıymetli kısmını artçı olarak kıymetlendiriyoruz. Lakin bugün yaşanan sarsıntılar, Kuşadası Körfezi’ni sınırlayan, Gümüldür Fayı ve Tuzla Fayı olarak isimlendirdiğimiz yerde oldu. Bu iki fayın tetiklendiğini kıymetlendiriyoruz. Bilhassa Gümüldür Fayı birkaç bin yıldır yıkıcı bir sarsıntı üretmemiş. Lakin fayın uzunluğuna ve geçmiş jeolojik özelliklerine baktığımızda 6.8’e şiddetine kadar zelzele üretme potansiyeli olduğunu görüyoruz. Tuzla Fayı ise 1992’de 6 şiddetinde bir zelzele üretmişti. Doğanbey- Ürkmez sınırında hasarlara neden olmuştu. Tuzla Fayı’nın da 7 büyüklüğünde zelzele üretme riski var. Aslında Sisam sarsıntısı sonrası bölgede önemli ölçüde sıcak su çıkışları olmuştu. Tekrar de şu an 4 büyüklüğündeki zelzelelerin rastgele bir tehlike yaratacağını düşünmüyorum. Bu fayların büyük zelzele üretme vaktiyle ilgili bir şey söyleyemem. Lakin muhakkak bir vakit sonra kesinlikle büyük bir zelzele üretecektir.”

Cumhuriyet