Marmara Denizi’nde başlayarak Ege kıyılarına kadar ulaşan ve deniz ömrünü önemli olarak tehdit eden deniz salyasıyla ilgili açıklama yapan Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Konak Belediye Lideri Abdül Batur, “Küresel iklim sorunu artık tüm kurumlarca ciddiye alınmalı” dedi.
Marmara Denizi’nde başlayarak Ege kıyılarına kadar ulaşan ve deniz hayatını önemli olarak tehdit eden deniz salyasıyla ilgili açıklama yapan Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Konak Belediye Lideri Abdül Batur, “Küresel iklim sorunu artık tüm kurumlarca ciddiye alınmalı” dedi.
Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Konak Belediye Lideri Abdül Batur, Marmara Denizi’nde başlayan, akabinde Çanakkale kıyılarına kadar ulaşan deniz salyası (müsilaj) tehdidiyle ilgili açıklama yaparak, birliğe bağlı tüm kıyı belediyelerin bu tehlikeyle savaşa hazır olduğunu söyledi.
Denizlerin eko sistemini olumsuz etkileyen, deniz canlılarının ömür alanlarını daraltan deniz salyası tehdidine karşı her türlü misyona hazır olduklarını belirten Lider Batur, “Bu tehditle çabada herkesin ortak hareket etmesi koşul. Bir defa global iklim meselesiyle ilgili önemli çaba başlamalı ülkemizde. Tüm kurumlar, vatandaşlar artık etrafın kıymetini bilmek zorunda. Bilmediğimiz için Marmara Denizi vefatın eşiğine geldi. Artık temizlemek için hem para hem vakit harcayacağız. Kirletmeseydik bugün bu sorunu konuşmuyorduk” dedi.
“BÜYÜK BİR ETRAF FELAKETİ”
Etraf kontrollerinin artması gerektiğine işaret eden Batur, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“ÇILGIN PROJELERE MUHTAÇLIK YOK”
Kanal İstanbul’u da Marmara Denizi’nin ekolojik sistemini bozacağı istikametindeki bilimsel ve teknik görüşleri bir kenara bırakıp, inat uğruna yapmanın mantığı olmayacağını söyleyen Lider Batur, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Çılgın projeler bu ülkeye bir şey kazandırmıyor. Bilakis kaybettiriyor. Kanal İstanbul’u yapmak etraf cinayetine sebep olacak. Kanal yapıldığında etrafı rant projeleriyle dolacak, milyonlar yaşamaya başlayacak. Bugün Marmara Denizi’nin etrafında yaşayanların getirdiği kirlilik 3 hatta 4‘e katlanacak. Artık rantı değil çevreyi düşünme vakti geldi de geçiyor.”
Cumhuriyet
