Op. Dr. Ahmet Kızılağaçlı, geniz etinin bağışıklık sisteminin bir kesimi olduğunu vurgulayarak, “Geniz eti; bedene ağız ve burun yoluyla giren mikroorganizmaları hapsederek enfeksiyon oluşumunu maniler. Geniz eti, olağan kaidelerde doğumdan 6 yaşa kadar olan periyotta büyür. Sonrasında ise küçülmeye başlar. 15-16 yaşına gelindiğinde geniz eti büyük ölçüde küçülmüştür. Bu nedenle geniz eti büyümesi ekseriyetle çocuklarda görülen bir rahatsızlıktır, yetişkinlerde nadiren görülür.” sözlerini kullandı.

“GENİZ ETİ BÜYÜMESİ HORLAMAYA NEDEN OLABİLİR”

Kızılağaçlı, geniz eti büyümesinin ekseriyetle beden bir enfeksiyonla savaşırken görüldüğünü, kimi durumlarda enfeksiyonun geçmesine karşın geniz etinin büyük halde kalabildiğini aktardı.

Kimi çocuklarda geniz etinin doğuştan büyük olabileceğini belirten Kızılağaçlı, şunları kaydetti:

“Alerjiler de geniz eti büyümesine yol açabilecek nedenler ortasında yer alır. Geniz eti büyümesi; tekrarlayan enfeksiyonlara, uyku sırasında soluk alışverişinin durması üzere istenmeyen durumlara yol açabilir. Bu biçim önemli sorunlara yol açan geniz etinin tedavi edilmesi gerekir. Geniz etinde büyümenin yol açtığı belirtiler; horlama, uyurken soluk alışverişinde kısa periyodik duraklama (uyku apnesi), nefes alıp verirken ses çıkarma, burundan çok ağız ile soluk alıp verme, yutmada zahmet, burun tıkalıymış üzere genizden konuşma, ağızdan nefes alıp vermeye bağlı ağız kokusu, dudaklarda çatlama ve kuruluk, sık sık kulak enfeksiyonu geçirme biçiminde sıralanabilir.”

“YAPILAN MUAYENE VE TEST SONUÇLARI KIYMETLENDİRİLEREK TEŞHİS KONULUR”

Kızılağaçlı, çocuğunda geniz eti büyümesi belirtileri olduğunu düşünen ebeveynlerin bir kulak burun boğaz uzmanına başvurmasının yararlı olacağını aktararak, “Doktor, hastadaki şikayetleri sorgular ve fizik muayene yapar. Muayene sırasında ucunda ışık ve kamera bulunan ince bir tüp, burundan içeri hakikat itilerek geniz eti daha detaylı kıymetlendirilebilir. Hastada enfeksiyon varlığını araştırmak için kan analizi de istenebilir. Yapılan muayene ve test sonuçları bir ortada kıymetlendirilerek teşhis konulur.” değerlendirmesinde bulundu.

Geniz eti büyümesi tedavisinin hastadan hastaya değişiklik gösterdiğine işaret eden Kızılağaçlı, “Bazı hastalarda rastgele bir tedaviye muhtaçlık duyulmaz ve hastalara sistemli aralıklarla takip önerilir. Tedavi uygulanacak hastalarda ise hastanın yaşı ve geniz etinin boyutu üzere faktörler uygun tedavi tekniğini belirlemede ehemmiyet taşır.” tabirlerini kullandı.

Geniz eti büyümesinin bakteriyel enfeksiyona bağlı olarak geliştiği durumlarda hastaya antibiyotik verilebileceğini, steroid içeren burun spreylerinin de geniz eti boyutunun küçülmesini sağlayabileceğini aktaran Kızılağaçlı, geniz eti tedavisinde uygulanan bir başka formülün de geniz etinin çıkarılması (adenoidektomidir) olduğunu bildirdi.

“İYİLEŞME YAKLAŞIK BİR HAFTA SÜRER”

Kızılağaçlı, geniz etini çıkarma ameliyatının görece kolay ve düşük riskli bir ameliyat olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Geniz eti alma ameliyatı genel anestezi altında yapılır. Büyüyen geniz eti alınır ve ağızdan beden dışına çıkarılır. Hasta ekseriyetle birebir gün içerisinde taburcu olur. Hastada geniz eti büyümesi ile birlikte bademcik ile ilgili sorunlar de varsa ameliyat sırasında bademcikler de eş vakitli olarak çıkarılabilir. Ameliyat sonrası iyileşme sürecinde hastada; boğaz ağrısı, hafif kanama, sesli nefes alıp verme üzere belirtiler görülebilir. Güzelleşme yaklaşık bir hafta sürer. Bu müddet boyunca hastanın; asitli içeceklerden uzak durması ve yumuşak, yutması kolay besinleri tüketmesi tavsiye edilir.”

Cumhuriyet