Dr. Demir ve Dr. Kılıç, insanlığı tehdit eden uyuşturucunun hem bir sıhhat, hem de önemli bir güvenlik sorunu olduğunu belirterek “Türkiye Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi (TUBİM) ve Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Hatalarla Çaba Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan ‘Türkiye uyuşturucu raporu eğilimler ve gelişmeler 2020’ raporunda yer alan birtakım verileri/ sonuçları paylaşarak toplumda ‘neler oluyor’ sorusuna birlikte karşılık arayalım!” değerlendirmesini yaptılar.
BALKAN ROTASI
Türkiyenin coğrafik pozisyonu ve genç nüfusu sebebiyle uyuşturucudan direkt etkilenen ülkeler ortasında olduğunu anlatan hekimler “Türkiye uyuşturucu kaçakçılığı bağlamında son derece değerli bir güzergah olan ‘Balkan Rotası’ üzerinde yer almaktadır. Sürdürülen örnek çabanın daha da ileriye götürülme eforuna gölge düşmemesi ve hata gelirlerinin aklanmaması için kamuoyuna yansıyan organize kabahat kümelerinin 5 ton uyuşturucu/ kokain transferini Türkiye üzerinden kim/kimlere yaptığı açıklanmalıdır” dediler.
Sıhhat Bakanlığı Halk Sıhhati Genel Müdürlüğü ve Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nden de bilgilerle açıklamalarda bulunan Demir ve Kılıç, özetle şunları kaydettiler:
“Türkiye Uyuşturucu Raporu’na nazaran; husus kullanımı ile bağlı tedavi merkezlerine ayakta müracaatta, yatan hasta sayısında, ‘uyuşturucu’ unsur temaslı kabahatlerden ceza infaz kurumlarında bulunanların sayısında son yıllarda değerli artış gerçekleşmiştir. 2019 sonu itibariyle tedavi merkezlerinin toplam yatak kapasitesi bin 192’dir. Teşhis kodlarına nazaran alkol ve nikotin kullanım bozuklukları dışlandığında, 2019 yılında yalnızca tedavi merkezlerine yapılan toplam ayaktan tedavi müracaat sayısı 270 bin 6’dır. Türkiye’de bulunan 124 tedavi merkezinin 53’ünde yatarak tedavi hizmeti gerçekleştirilmektedir. 2019’da yataklı tedavi merkezlerine yapılan müracaat sayısı 17 bin 79’dur. 2019’da tedavi gören hastaların eğitim durumları incelendiğinde; yüzde 1,8’inin hiç okula gitmemiş, yüzde 88,2’sinin 1-8 yıl eğitim aldığı, yüzde 6,3’ünün 9-12 yıl eğitim aldığı, yüzde 1,3’ünün yüksekokul mezunu olduğu görülmüştür. 2018 yılında Türkiye’de uyuşturucu unsur irtibatlı cürümlerden ötürü ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlü ve tutuklular oranı yüzde 21,78 iken 2019 yılında bu oran yüzde 27,97’ye çıkmıştır. 2019 yılında ele geçirilen kokain ölçüsünde bir evvelki yıla nazaran yüzde 8,5 oranında artış gerçekleşmiştir ve bu ölçü Cumhuriyet tarihinin rekorudur. 2020 yılında milletlerarası sularda yakalanan 5 ton uyuşturucu/ kokain transferinin organize kabahat kümeleri tarafından Türkiye üzerinden kim/kimlere yapıldığı şimdi açıklanmamıştır. Türkiye uyuşturucu cürümleri ile çabayı,‘Tüm dünya çocuklarını kendi çocukları olarak gören’ bir anlayışla sürdürmekte ve büyük başarılara imza atmaktadır. Bu anlayışa gölge düşmemesi ve hata gelirlerinin aklanmaması için kamuoyuna yansıyan organize hata kümelerinin 5 ton uyuşturucu/ kokain transferini Türkiye üzerinden kim/kimlere yaptığı açıklanmalıdır.”
Cumhuriyet
