Anaokulunda aşçı olarak çalışan 2 çocuk anası Ayşe Tuba Arslan, boşandığı 24 yıllık eşi Yalçın Özalpay tarafından geçen yıl ekim ayında, Odunpazarı ilçesindeki Atatürk Bulvarı’nda başına satırla vuruldu. Hastanede 44 gün hayat savaşı veren Ayşe Tuba, 24 Kasım günü hayatını kaybederken, cenazesini ise bayanlar taşıdı. Tutuklanan katil zanlısı Özalpay, yargılandığı Eskişehir 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nce ‘tasarlayarak, canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürme’ hatasından ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası çarptırıldı. Heyet, Özalpay hakkında iyi hal ve haksız tahrik indirimi yapmadı.
GÜVENLİK KAMERALARI ORTAYA ÇIKTI
Duruşma verdiği kararla ilgili gerekçeli kararını açıklarken, dava evrakındaki güvenlik kamerası imgeleri de ortaya çıktı. Güvenlik güçlerince soruşturma aşamasında iş mahallerinden elde edilen bir güvenlik kamerasının uzak noktasında sanık Yalçın Özalpay’ın eski eşi Ayşe Tuba’yı takip ettiği belirlendi. Gayri güvenlik kamerası manzaralarında ise hadise bölgesine yakın bir kafede oturanların Ayşe Tuba’nın yardım çığlıklarını duyduğu ve üzerine kafeyi boşaltarak yardıma koştukları görüldü. Kafe önündeki bir bayanın ise gördüğü dehşet önünde adeta şoka girmesi güvenlik kamerasına yansıdı.
ARSLAN AİLESİNİ ISTEKLI BAYAN AVUKATLAR SAVUNDU
Öldürülen Ayşe Tuba Arslan’ın ailesinin avukatlığını Eskişehir Barosu’na kayıtlı bayan avukatlar Neriman Ersin, Betül Duman, Pınar Çelik Arpacı, Heval Yıldız Karasu, Betül Öztulum, Fatma Girgin ve Funda Güney istekli olarak savundu. Yaşanan vahşet önünde verilen ağır cezaya karşın içlerinin soğumadığını söz eden Av. Funda Güney, “Bu davada Yalçın Özalpay, Ayşe Tuba Arslan’ı canavarca hisle, tasarlayarak ve eziyet çektirerek öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası aldı. Hiçbir indirim uygulanmadı. Haksız tahrik indirimi de uygulanmadı, iyi hal indirimleri de uygulanmadı. Bu natürel ki Türkiye için örnek bir karar. Sanık Yalçın Özalpay indirim almak için çeşitli tezlerde bulunarak, ‘olay günü yüzüme tükürdü, beni tahrik edecek kelamlar söyledi’ dedi. Kamera kayıtları ve tanık beyanları incelendiğinde bu türlü bir durum olmadığı ve tezlerin asılsız olduğu da ortada. Kendisi indirim almak için bu biçim beyanlarda bulundu lakin bir indirim olmadı” dedi.
‘İÇİMİZ HALA SOĞUMADI’
Duruşmaların bayan cinayetlerinde indirimi amaç alan beyanları kabul etmemesi gerektiğini söz eden Av. Güney, “Bu hafifletici bir sebep olabilecek bir durum değil. Bu doğal ki bizim için örnek bir karar ve içimiz bir nebze de olsa rahatladı, lakin saf ki öfkemiz hala geçmedi, içimiz tam olarak soğumadı. Zira Ayşe Tuba Arslan artık hayatta değil. Pek çok görgü tanığı var belgede, zira kentin en işlek bölgesinde işlendi bu cinayet. Görgü tanıklarının beyanları da kamera kayıtlarında da Ayşe’nin rastgele bir laf atması ya da haksız tahrike sebep olabilecek bir davranışının laf konusu olmadığı mahkemece izlendi, görüldü. Zati o yüzden de hiçbir biçimde indirim uygulanmadı” diye konuştu.
Cumhuriyet
