Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri Çağlayan Adliyesi önünde gözaltına alınan arkadaşlarına dayanak vermek gayesiyle Kadıköy Rıhtım’da bir ortaya geldi. Saat 13.00’te başlayan hareket öncesi polis meydanda birçok noktayı bariyerlerle kapatarak geniş güvenlik tedbirleri aldı.

Aksiyoncular alana tek tek aranarak alınırken LGBTİ+ sembolü olan bayraklara ve üzerinde gökkuşağı bulunan pankartlara polisin el koyduğu görüldü. 

Alanda toplanan gençler, “Arkadaşlarımızı hür bırakın” davetinde bulunarak, “Kayyumlar gidecek biz kalacağız”, “Her yer Boğaziçi her yer direniş”, “Homofobik rektör istemiyoruz” sloganları attı.

HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu da öğrencilere takviye verdi.

ÖĞRENCİLER: AZAP İLE GÖZALTINA ALINDIK

Basın açıklaması öncesinde gözaltına alınan öğrencilere kelam verildi. Öğrencilerden Ayşe Belizinci, Çağlayan’daki polis müdahalesinin orantısız biçimde yapıldığını söz ederek, “Doktor denetiminden sonra sürüklenerek, aksi kelepçeyle azap edilerek götürüldük” dedi.

Yaren Tuncer isimli öğrenci ise, “Bayrak yasaklarını tanımıyoruz dediğimiz, özgürlüğün, eşitliğin bayrağı olan LGBTİ+ bayrağını taşıdığımız için tekrar gözaltına alındık. Bugün buradayız zira korkuyorlar. Demokratik üniversite için kayyumlara karşı direniyoruz. Bayraklarımızla buradayız. Legal olan biziz, gayrı legal olan onlar” sözlerini kullandı. 

YOLUMUZDAN DÖNMEYECEĞİZ

Beha Yılmaz da, “Direnişimiz başta Melih Bulu ve tüm kayyumlar istifa edene kadar devam edecektir.  Kelepçeyi reddediyorum dediğim için karşıt kelepçe azabına maruz bırakıldım. Bunu buradan teşhir ediyorum. Taksim Meydanı’nda tüm LGBTİ+ bayraklarını yaksalar da biz yolumuzdan dönmeyeceğiz” biçiminde konuştu.

Basın açıklamasında ise şunlar kaydedildi:

“Boğaziçi’de başlayan, onlarca üniversiteyi saran ve ülkenin dört bir yanında sokakları dolduran direnişimizin 83. Gününde Kadıköy’den sesleniyoruz.

Son günlerde, iktidarın yerleşkemize atadığı kayyumla başlayan direnişimize hücumlar keyfi gözaltılarla artarak devam ediyor. 25 Mart’ta, yerleşkemizin polis ablukası altında olduğu 1 Şubat günü LGBTİ+ bayrağı açtığı gerekçesiyle disiplin soruşturması açılan arkadaşımıza takviye vermek için kuzey yerleşkeye hakikat yürüyen 4 arkadaşımız gözaltına alındı. Münasebetleri ise sırtlarında gökkuşağı bayrağı asılı olmasıydı! Sonrasında bu keyfi gözaltına karşı çıkan ve arkadaşlarımızı hür bırakın diyen onlarca arkadaşımız daha azapla gözaltına alındı. Buradan bir sefer daha haykırıyoruz: Biz 83 gündür yan yana gelmekten, haksızlığa ve ayrımcılığa karşı çıkmaktan vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Biz biliyoruz ki; kendi meşruiyet krizini örtmek isteyen muktedirler, demokratik taleplerimizi gerçekleştirmek şöyle dursun, iktidarda bir gün daha kalabilmek uğruna aksiyonlarımıza bütün baskı ve sıkıntı aygıtlarıyla saldırmaya devam edecek. Fakat özgürlüğü onlar bize vermeyecek, biz alacağız! 

Keyfi bir formda gözaltına alınmadığımız, tacize, tecavüze uğramadığımız sokaklar istiyoruz. Vermeyecekler, alacağız! LGBTİ+’ların, bayanların eşit ve özgürce yaşadıkları bir ülke istiyoruz. Vermeyecekler, alacağız! Demokratik bir üniversite istiyoruz. Vermeyecekler, alacağız!

Hiçbir baskı ve sıkıntı aygıtı direnişimizi kırmaya yetmeyecek. Üniversitemize kayyum rektör atadınız, birinci günden itibaren gür bir sesle kayyumlarınızı tanımıyoruz, özgür ve demokratik üniversite istiyoruz dedik. Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ kulübünü kapattınız; biz bulunduğumuz her alana gökkuşağının yedi rengini taşımaya devam ettik. Direnişimizi keyfi disiplin soruşturmaları, gözaltılar ve tutuklamalarla durdurabileceğinizi sandınız, biz her geçen gün daha kararlı bir formda taleplerimizi haykırdık, haykırıyoruz. 

Bizi sadece LGBTİ+ düşmanlarının, bayan düşmanlarının oylarını kaybetmemek uğruna verdiği kelamlardan dönenlerle karıştırmayın. Biz her vakit sözümüzde durduk, GERİSİNİ ONLAR DÜŞÜNSÜN!

Sözlerimizi bitirirken, yola çıktığımız taleplerimizi bir defa daha tekrarlıyoruz:

 – Boğaziçi Direnişi sırasında gözaltına alınan, tutuklanan bütün arkadaşlarımız derhal özgür bırakılsın

 – LGBTİ+lara ve öteki amaç gösterilen bütün kümelere yönelik itibarsızlaştırma kampanyaları sona ersin!- BULGBTİ+ kulübü yine açılsın.

–  Başta Melih Bulu olmak üzere tüm kayyumlar istifa etsin!

 – Üniversitelerde üniversitenin bütün bileşenlerinin katıldığı demokratik rektörlük seçimleri yapılsın!

– Okulumuzun içerisinde ve dışarısında süren polis ablukasına derhal son verilsin.

Bunları ve dahasını söylemeye yüreğimiz yetiyor! DİRENİŞİMİZ KAZANACAK! BUNDAN SONRASI HEPİMİZDE!”

Cumhuriyet